Alsace, Fransa’nın kuzey doğusunda, Almanya ve İsviçre sınırında yer alan bir bölgedir. Kartpostal güzelliğinde köyleri, tarihi kasabaları ve doğal güzellikleriyle tanınır. Ayrıca mimarisine, mutfağına ve geleneklerine yansıyan zengin bir kültüre ve tarihe sahiptir.
Alsace, Alman ve Fransız etkilerini taşıyan mutfağıyla da tanınmaktadır. Bölge, bir tür ince pizza olan tarte flambée’nin (Flamkuchen) yanı sıra Munster ve Gewürztraminer gibi peynirleriyle ünlüdür. Bölgede ayrıca Riesling, Gewürztraminer ve Pinot Noir gibi farklı türlerde şaraplar üreten çok sayıda şarap imalathanesi bulunmaktadır.
Alsace aynı zamanda geleneklerine ve etkinliklerine yansıyan zengin bir tarihe ve kültüre sahiptir. Yıl boyunca çok sayıda geleneksel festivali ve karnaval düzenlenmektedir. Şövalyeler ve derebeylikler zamanından kalma kaleler ve şatolar da dahil olmak üzere birçok tarihi yer de bulunmaktadır.
Genel olarak Alsace, çok çeşitli aktiviteler sunan ve cazibe merkezleri ile farklı ve büyüleyici bir bölgedir.
Strazburg
Sabah Almanya’nın Mannheim kendinden sabah 10 gibi çıktık. 65’Nr Otobanı izleyip Landau in der Pfalz üzeri Fransa’nın Alsaca bölgesine giriş yaptık. 12.00 gibi sanırım Colmar’a ulaştık. Konaklama yerimiz Strazburg’a akşam gün batımına doğru ulaşabildik.
Akşam konaklama yerimize yakın bir yerde arabamızı Park edip yerleştik ve akşam yemeği için “Eski Şehir” bölgesinde yemek için epey bir yer aradık. Sonra Pizza yapan bir yerden karar kıldık. Güzel bir yerdi ve lezzetliydi. Beğendik ve öneriyorum.
Sabah Kahvaltı planımızı değiştirip, kahvaltıyı evde yapmaya karar verdik.
Ama ben herkes tam ayaklanmadan kendimi sokaklara attım. Hava tipik erken ilkbahar tadında. Hafif, yumuşak her an güneş kendini gösterecekmiş gibi ılık bir dokunuşla insanın yüzünü okşuyor. Sokakları yürüyünce şehri daha çok sevmeye başlıyorum. Bu kadar güzel olabileceğini hiç düşünmemiştim doğrusu. “La Petite France – Küçük Fransa’nın” son köprüsünden saatin epey ilerlediğini farkettim. Kahvaltı için dönmem gerekiyordu. Eve vardığımda kahvaltı hazırdı, mutfak taze Fransız Baget’leri kokuyordu. Çok güzel ve lezzetli bir kahvaltıdan sonra Strazburg sokaklarına kendimizi yeniden attık.
Strazburg, Fransa’nın kuzeydoğusundaki Grand Est – 2016’dan itibaren Alsace’da içine alan bölgeye yeniden verilen isim – bölgesinin başkentidir ve zengin tarihi, kültürü ve mimarisiyle tanınır. Fransa ve Almanya sınırında yer alan şehir, yüzyıllar boyunca her iki kültürden de etkilenmiştir.
Fransa’nın yedinci büyük şehri de olan Strazburg, Romanesk ve Cermen dünyalarının kesiştiği bir noktada yer almakta olup 2000 yıllık bir tarihe ve eşsiz bir kültürel ve mimari mirasa sahiptir: “eski şehir’in” tamamı 1988 yılında UNESCO Dünya Mirası Alanı olarak ilan edilmiştir.
Strazburg’un en ikonik simgelerinden biri, 13. yüzyıldan kalma Gotik bir şaheser olan Notre-Dame Katedrali’dir. Ziyaretçiler şehrin panoramik manzarasını görmek için katedralin 328 basamaklı kulesine tırmanabilirler.
Strazburg’daki bir diğer önemli cazibe merkezi ise pitoresk kanalları, yarı ahşap evleri ve büyüleyici yaya köprüleri ile tanınan Petite France bölgesidir. Ziyaretçiler kanallar boyunca tekne turu yaparak şehre benzersiz bir bakış açısı kazanabilirler.
Strazburg ayrıca etkileyici bir Avrupa sanatı koleksiyonuna ev sahipliği yapan Musée des Beaux-Arts ve çeşitli müze ve sanat galerilerine ev sahipliği yapan Palais Rohan gibi birçok müze ve galeriye de ev sahipliği yapmaktadır.
Şehir ayrıca Aralık ayında şehir merkezinde düzenlenen Noel pazarlarıyla da tanınmaktadır. Ne yazık ki biz Noel’den bir hafta sonra oradaydık. Halla ışıklandırmalar yerindeydi, şehir de canlıydı, fakat pazarlar kaldırılmıştı.
Strazburg aynı zamanda Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi gibi birçok uluslararası kuruma da ev sahipliği yapmaktadır ve bu da Strazburg’u Avrupa ülkeleri arasında barış ve işbirliğinin bir sembolü haline getirmektedir. Bu gelişimizde uğrayamadık. Bir dahaki sefere belki.
Strazburg gezimiz çok kısa olmasına rağmen dolu dolu ve çok keyifliydi.
Colmar
Colmar, Fransa’nın kuzeydoğu bölgesinde, Alsace bölgesinde yer alan küçük bir şehirdir. Lauch Nehri boyunca yer alır ve yarı ahşap evler, arnavut kaldırımlı sokaklar ve büyüleyici kanallarla dolu, iyi korunmuş eski kentiyle tanınır. Şehir ayrıca, etkileyici bir Ortaçağ ve Rönesans sanatı koleksiyonuna ev sahipliği yapan Unterlinden Müzesi’nin yanı sıra Colmar’da doğan ünlü heykeltıraş Frédéric Auguste Bartholdi’ye adanmış Bartholdi Müzesi de dahil olmak üzere birçok önemli müze ve galeriye ev sahipliği yapmaktadır.
Colmar, Roma İmparatorluğu’na kadar uzanan zengin bir tarihe sahiptir ve yüzyıllar boyunca Kutsal Roma İmparatorluğu, Habsburglar ve Fransızlar da dahil olmak üzere çeşitli farklı güçler tarafından yönetilmiştir. Bu çeşitli tarih, mimari tarzlar ve kültürel etkilerin bir karışımı ile şehir üzerinde kalıcı bir etki bırakmıştır.
Colmar’ın en önemli özelliklerinden biri, büyüleyici yarı ahşap evler ve arnavut kaldırımlı sokaklarla dolu pitoresk eski kentidir. Eski şehir, 13. yüzyıldan kalma Saint-Martin Kilisesi ve şehirdeki ortaçağ mimarisinin en güzel örneklerinden biri olarak kabul edilen Pfister Evi de dahil olmak üzere birçok önemli simge yapıya ev sahipliği yapmaktadır.
Colmar’daki bir diğer popüler cazibe merkezi ise Lauch Nehri boyunca yer alan ve pitoresk kanalları ve renkli evleriyle karakterize edilen Küçük Venedik bölgesidir. Ziyaretçiler kanallar boyunca tekne turu yaparak şehre benzersiz bir bakış açısı kazanabilirler.
Colmar aynı zamanda mükemmel yemekleri ve şarabıyla da bilinmektedir. Şehir, Alsace şarap bölgesinin kalbinde yer almaktadır ve ziyaretçiler şehirdeki birçok şarap mahzeninden birinde yerel şaraplardan bazılarını tadabilirler. Yerel mutfak da güçlü bir Alman etkisine sahiptir; choucroute (lahana turşusu) ve baeckeoffe (et ve patates güveci) gibi yemekler popülerdir.
Bu kasabaya mutlaka zaman ayırın.
Riquewihr
Bu kasabaya bu 3 cü gelişim.
Riquewihr, kuzeydoğu Fransa’nın Alsace bölgesinde yer alan küçük bir kasabadır. Alsace şarap bölgesinin kalbinde yer alır ve iyi korunmuş ortaçağ mimarisi ve pitoresk ortamıyla bilinir. Kasaba, Alsace şarap bölgesinden geçen ve bölgenin en ünlü şarap köylerinin çoğundan geçen doğal bir rota olan Route des Vins d’Alsace üzerinde yer almaktadır.
Riquewihr üzüm bağlarıyla çevrilidir ve ziyaretçiler yerel üzüm bağlarında rehberli turlara katılabilir, yerel şarapları tadabilir ve şarap yapım sürecini keşfedebilirler. Kasaba aynı zamanda yerel şarapları satın alabileceğiniz ve farklı Alsas şarabı çeşitleri hakkında bilgi edinebileceğiniz çok sayıda şarap dükkanı ve şarap mahzenine de ev sahipliği yapmaktadır.
Riquewihr’in merkezi, yarı ahşap evleri, arnavut kaldırımlı sokakları ve büyüleyici çeşmeleriyle iyi korunmuş bir ortaçağ kasabasıdır. Ziyaretçiler kasabada dolaşabilir ve Gotik tarzdaki Aziz Ulrich Kilisesi, Rönesans tarzı Maison Pfister ve Rönesans tarzı Dolder Kapısı gibi tarihi mimariye hayran kalabilirler.
Riquewihr ayrıca, kasabanın ve şarapçılık mirasının hikayesini anlatan Riquewihr Müzesi ve Alsace şarabının tarihine ve şarap yapım sürecine genel bir bakış sağlayan Riquewihr Bağcılık Müzesi gibi çeşitli müzelere de ev sahipliği yapmaktadır.
Kasaba ayrıca yürüyüş, bisiklet ve sıcak hava balonu gezileri gibi çeşitli açık hava etkinlikleri de sunmaktadır. Aralık ayında ziyaretçilerin geleneksel el sanatları ve hediyeler satın alabileceği, lezzetli yerel yiyecek ve içeceklerin tadını çıkarabileceği ve festival atmosferinin tadını çıkarabileceği bir Noel pazarı da bulunmaktadır.
Özetle Riquewihr, Fransa’nın Alsace bölgesinde yer alan, iyi korunmuş ortaçağ mimarisi ve şarap kültürüyle bilinen küçük ve pitoresk bir kasabadır. Etrafı üzüm bağlarıyla çevrilidir ve ziyaretçiler yerel üzüm bağlarında rehberli turlara katılabilir, yerel şarapları tadabilir ve şarap yapım sürecini keşfedebilirler. Ayrıca yürüyüş, bisiklet ve sıcak hava balonu gezileri gibi çeşitli aktivitelerin yanı sıra Aralık ayında bir Noel pazarı da sunmaktadır.
Alsas Crémant’ı
“İyi bir Crémant, kötü bir şampanyadan daha iyidir”. Alsace’da, özellikle Riquewihr’de bunu çok duyarsınız. Ve evet, Fransa’nın en güzel köylerinden biri olan bu köyde Alsace’ın ünlü crémant’ını ilk üreten kişi bir şarap üreticisi olan Julien Dopff’tur.
Dopff Au Moulin şaraphanesinde, onun soyundan gelenlerle tanışacak ve en iyi crémant’larını tadacaksınız. S’gelt (Alsas dilinde “Şerefe”)!
Ribeauvillé
Vosges’in eteklerinde ve Riquewihr’den 10 dakika uzaklıktaki Ribeauvillé, Alsace’ın bir başka en güzel kasabalarından biridir diyebilirim! Üzüm bağları ve yarı ahşap evlerin yanı sıra burada kaleler de var… hem de üç tane! Ribeauvillés’in merkezinden başlayarak, 14. yüzyılda buraları inşa eden lordların ayak izlerini görebilmek için biraz tarihine bakabilirsiniz.
Arıca Gotik tarzdaki Saint-Georges Kilisesi ve Rönesans tarzı Maison des Tetes gibi tarihi mimariye hayran verici. Kasaba ayrıca Ribeauvillé Müzesi ve Ribeauvillé Sanat Galerisi gibi çeşitli müze ve galerilere de ev sahipliği yapmaktadır.
Ribeauvillé, üzüm bağları ve çevredeki tepeler boyunca uzanan çok sayıda patikaya sahip doğal yürüyüş parkurlarıyla da bilinmektedir. Ziyaretçiler ayrıca çeşitli sağlıklı yaşam uygulamaları ve büyük bir kapalı yüzme havuzu sunan termal spanın keyfini çıkarabilirler.
Ribeauvillé yıl boyunca, ziyaretçilerin yerel şarapları tadabileceği ve şarap yapım süreci hakkında bilgi edinebileceği Eylül ayındaki Şarap Fuarı, ziyaretçilerin geleneksel el sanatları ve hediyeler satın alabileceği, lezzetli yerel yiyecek ve içeceklerin tadını çıkarabileceği ve festival atmosferinin tadını çıkarabileceği Aralık ayındaki Noel pazarı gibi çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapmaktadır.
Kasabasının ara sokaklarında gezinme ve Kougelhopf gibi mutfak lezzetlerini tatma fırsatını yakalayın.
Kougelhopf
Alsaslıların çok sevdiği, çok özel bir şekle sahip olan Kougelhopf’u tanıyor musunuz? Efsaneye göre bu tatlı veya tuzlu spesiyalite Magi tarafından Ribeauvillé’de icat edilmiştir!
.. Görünüşü kalıp kek’leri andırsa da bence bildiğimiz maya ile yapılmış, biraz pofuduk bir yapısı, içinde kuru üzüm taneleri var. Ben sevdim. Denemek gerekir.